Artemis, Roma döneminde öteki adı olan Diana, Leto ve Zeus’un kızıdır. Hekate’nin 3 kızından birisi olan Artemis, Apollon’un ikiz kardeşi ve Ares’in dostudur. Artemis aynı zamanda avcılık ve Ay Tanrıçası’dır. Artemis’in sembolleri arasında, yay, ok, köpek ve geyik bulunur. Artemis’in tanımlanması sarışın ve okçuluk yapan bir Tanrıça olarak da bilinir. Bekareti savunan Artemis, efsanelere göre çoğu doğum yapan kadınlara yardım etmiştir. Hatta bir diğer efsaneye göre, Tanrıça Artemis kardeşi Apollon’dan önce doğup, Apollon’un doğumuna yardım etmiş. Akarsularda, nehirlerde ve göllerde Tanrıça Artemis’e tapılırdı. Artemis tüm çocukları, evlilik çağı gelene kadar korurdu. Artemis her ne kadar yardımsever olsa da, çoğu zaman insanlar da oklarından geçmiştir.

Bakireliği ile bilinen ve bu uğurda yemin eden Artemis, güzelliğiyle çok kalp çalmıştır. Ama Artemis içlerinden sadece Orion ‘a aşık oldu. Orion Poseidon’un (deniz Tanrısı) oğludur. Artemis, Orion’u gördükten sonra tüm yemini unutmuş ve onunla evlenmek istemiştir. Fakat her şey istediği gibi gitmez. Bu evliliğe ilk itiraz eden kişi, Artemis’in kardeşi Apollon olmuştur. Apollon’un tüm itirazlarına rağmen, Artemis asla kararından dönmemiştir. Bunun üzerine Apollon, Artemis’e tuzak kurmaya karar verir. Apollon bir gün yüzerken, Orion’u görür. Ve Orion yavaş yavaş kıyıdan uzaklaşmaya başlar. Bunu fırsat bilen Apollon, Artemis’e parmağını gösterir ve oraya ok atmasını söyler. Artemis bunun bir meydan okuma olduğunu düşünür ve oku atar. Bu şekilde de gerçekten sevdiğini kendi elleri ile öldürür.

Bu olaydan sonra daha katı kuralları olan Artemis, sadece otoriteden oluşmaya başlar. Nehirde yıkandığında onu yanlışlıkla gören erkekleri, hayvana veya kıza çevirir. Kendi rahibelerine de bakire olma emri veren Artemis, dünyaya ilk veba salgınını bu şekilde yollar. Ve Orion artık onun için (Zeus ‘un izniyle) gökyüzünde bir takım yıldızıdır…